Güncel Haberler
“Yüksek teknoloji ölçek ekonomisi ile her eve girecek”
“İnsanlara çok para harcamadan da kaliteli bir yaşama sahip olacaklarını göstermek istiyoruz”
DİDEM ERYAR ÜNLÜ
Sinbo’nun başarı hikayesi 30 yıl öncesine dayanıyor. Elektrikli küçük ev aletleri, züccaciye ve yeni markası olan pratik ahşap ev mobilyaları ile yüzde 100 yerli bir Türk markası olan Sinbo, bugün dünyanın ihracat devlerinden Çin’e ürün satar konumda.
İhracat yaptığı ülkeler arasında Rusya, Almanya, Fransa, İtalya, İngiltere gibi ülkeler yer alan markanın hedefi, kendi alanında dünyanın en büyük tedarikçisi olmak.
Sinbo’nun Haramidere, Çorlu ve Düzce’de üç fabrikası var. Yakında tüm üretimi Düzce’ye taşımaya hazırlanıyor. Hedef otomasyonun devreye alınması ve verimlilik artışı sağlanması.
“Yüksek teknolojiyi ölçek ekonomisiyle her eve sokuyoruz” mottosuyla yola çıkan Sinbo, kalite–fiyat endeksiyle ulaşılabilir olmayı hedefliyor. Sinbo Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Demir’den, markanın kendi alanında dünyanın en büyük tedarikçisi olma hedefini ve bu hedef için atılan adımları dinledik.
Demir’in anlattıklarına göre, Düzce tesisine 250 milyon dolarlık yatırım yapılmış. Böylece son fabrika ile birlikte Sinbo, toplam 300 bin m2 kapalı alan üzerinde üretim yapmaya başlamış.
2018 yılında sadece Düzce tesisi ile 100 milyon lira ciro hedefl eniyor. 2017’de toplam cirosu 400 milyon liranın üzerinde olan şirketin, 2018 yılı için toplam ciro hedefi ise 700 milyon liranın üzerinde. Şirket, günde 50 bin adeti aşan üretim kapasitesitesine sahip. Hedef, kısa zamanda sadece küçük ev aletlerinde bu rakamı 80 bine çıkarmak. Bir diğer hedef de önümüzdeki 3-4 sene içinde halka açılmak.
Hedef Türk Ar-Ge’sini Dünyaya Kanıtlamak
Bilgi teknolojilerine büyük yatırımlar yaptıklarını ifade eden Mehmet Demir, 3 yıl içinde sadece otomasyon sistemine 40 milyon lira yatırım yapmayı hedefl ediklerini söylüyor. Demir, “Üretim kapasitemizi arttırıyoruz. Yapılabilecek en üst otomasyon sistemimizi kendi içimizde yapıyoruz. Verimliliği maksimize etmek ve insan hatasını minimize etmek için standardizasyonu artırıyoruz. Ucuz iş gücü ülkelerle rekabet için, önümüzdeki 3 yıl sadece bu iş için 40 milyon lira harcayacağız. Hedefimiz, Türkiye’deki başarımızı sınır ötesine taşıyarak, Türk teknoloji ile AR-GE’sini tüm dünyaya kanıtlayan küresel bir marka olmak. Çin’i çok iyi tanıyorum. Çin’in nasıl ürettiğini, nasıl düşündüğünü biliyorum. Biz birçok açıdan Çin’den daha avantajlıyız. Dünyanın en iyisi olmamamız için bir sebep yok” yorumlarını yapıyor.
Çok Para Harcamadan Kaliteli Yaşam Mümkün
Marka, katma değeri yüksek ürün, sürdürülebilir bir algı ve kalıcı istihdam olgusunu savunuyor. Demir’in bu konuda yorumları şöyle: “Ev aletleri alanında kalite – fiyat endeksini zirveye taşıyoruz. Elektronik ürünlerde en önemli sorun ulaşılabilirlik. Milyonlarca kişi Sinbo sayesinde kaliteli ve hayatı kolaylaştıran ürünlere ulaşabiliyor. Bizim misyonumuz; kaliteyi düşürmeden, ölçek ekonomisinin getirmiş olduğu gücü kullanmak. Walmart’ın ‘save money live better’ sözünü kendimize motto olarak aldık. İnsanlara çok para harcamadan da kaliteli bir yaşama sahip olacaklarını göstermek istiyoruz. İddiamız; ‘Nereden alırsan al, bizden daha iyisini daha ucuza alamayacaksın."
Hedefimiz Dünyanın En Büyük Tedarikçisi Olmak
“Hedefimiz hayalden öteye geçti” diyen Mehmet Demir, “Neyi nasıl yapacağımızı biliyoruz artık. Ülkemize sürdürülebilir faydayı sağlamak, kalıcı istihdam yaratmak ve katma değeri olan ürünler çıkarmak için elimizden geleni yapıyoruz. Şu an sektörde en çok ciro yapan firmalar arasında ikinci konumdayız. Biz devletin yazarkasasıyız. Devletimizin desteğini görmek bizi motive ediyor. İlerideki hedefimiz, Düzce’deki fabrikayı bir okul haline getirmek; oradaki üniversitelerin ilgili bölümlerindeki gençlere istihdam yaratmak. Bizim planımız 5 – 10 yıllık değil, bir ömür sürdürülebilir olmak, kurumsallaşıp, uluslararası standartlara ulaşmak. Marka olmak, bir maraton koşusu. Know-how üretmek yıllar alıyor. Hedefimiz dünyanın en büyük tedarikçisi olmak” diyor.